Aile-Evlilik-Kadın

Eski Mısır’da
Aile-Evlilik ve Kadın

Evlilik üzerine bir heykel

     Eski Mısırlıların akrabalık ve evlilik bağlarıyla, günümüz dünyası arasında derin farklar vardır. Eski Mısırlılar evliliği kutsal bir bağ olarak bilirlerdi. Çoğu heykel ve yazıtlarda, erkek kadın ilişkileri resmedilmiştir. Çoğu mitlerde de Eski Mısır evlilikleri ile ilgili anlatılanlar yanlıştır. Uzun zaman önce, Mısırlı bir erkek birden fazla kadınla evlendiğini biliyordu. Bu kanıtlanmış bir yalandır. Bazı kralların çok hanımı vardı ki bunun sebebi tahta mirasçı bir erkek çocuk yapmak içindi. Ancak genelde erkeklerin bir hanımı vardı. Bunlardan da çoğunun çocuğu yoktu ya da olmuyordu. Ama tarihi kaynaklara bakıldığında evlat edinmeler ilişkin belgelerde bulunmuştur.


Karı koca bir sahne

     Alimler hiyeroglifleri deşifre ettiklerinde, kadın ve erkeklere ait çoğu referanslarda bunların erkek kardeş yada kız kardeş oldukları görülür. Fakat Erkek Kardeş yada Kız Kardeş kelimesi, yanlış anlaşılmıştır. Buradaki kız ya da erkek kardeş ırsi bir akrabalıktan gelmemektedir.


Anne baba ve çocuk

     Eski Mısır’daki çekirdek aile kavramı çok basitti. Baba bütün gün çalışan biriydi. Anne evdeki her şeyden sorumluydu. Yemek yapma, temizlik ve çocukların bütün sorumluluklarından anne sorumluydu. Bazı büyük evlerde de haricen hizmetçiler ya da üvey anneler bulunurdu. Eski Mısır ataerkil bir yapıdaydı ve evde erkeğin sözü geçerdi.

     Eski Mısır’da ebe ve jinekolog gibi kavramlar olduğu bilinmiyor. Fakat bunların Eski Mısır’da kullanılmadığı, olmadığı anlamına da gelmiyor. Ebelik aslında vardır. Köylü için ebe; çocuğu dünyaya getiren bir arkadaş, bir komşu, ya da bir aile üyesidir. Asilzadeler ve zengin kesim için ise ebe; genellikle kadın hizmetçi ya da hemşiredir. Zaten aynı evde yaşarlar. Ebeliğin bu zamanda mesleki olarak resmi bir eğitimi yoktu. Bu mesleği arkadaştan arkadaşa ya da aile üyesinden diğer aile üyesine geçme şeklinde küçüklükten öğrenirler. Ebelik yaşamları boyunca kadınlara, duygusal destek, cesaretlendirme, tıbbi bakım, dini yardım ve koruma gibi olayları içermektedir. Ebelerin toplandığı ortak noktalar; hamilelik, doğum sancısı, doğurganlık ve doğum kontrolü gibi durumlardır.


Lohusa Çadırı


Dendera Tapınağı’ndaki doğum sahnesi


Doğum sırasında iki ebe anneye yardım ederlerken (Dendera Tapınağı)

     Eski Mısır’da kadın çok doğum sancısı çeker, evin çatısında ya da lohusalık çadırında bebeklerini doğururdu. Buralar asmalarla kaplı olduğundan gözükmemesi için, papirüs yapraklarıyla kamufle edilirdi. Ptolemik zamanda, asil sınıftan olan kadın, tapınağa bağlı olan doğum evlerinde doğum yapardı. Değişik pozisyonlarda doğum yaparlardı; ayakta, diz çökerek, çömelerek ve oturarak. Bu oturmada özel doğum tuğlaları ya da doğum sandalyesi adını verdikleri sandalyeye otururlardı. Ebe, annenin karşısındaki yerini alır ve çocuğun doğumunu gerçekleştirirdi. Diğer iki kadın ya da ebe, annenin her iki tarafına geçer, ellerinden ve kollarından tutar, onlara dayanır ve anneye cesaret verirlerdi. Bazı zamanlar ebe, doğum sandalyesinin altına sıcak su koyar ve bu sudan çıkan buhar doğumun kolaylaşmasını sağlardı. Doğum tuğlalarını Eski Mısır kadını kullanırdı. 14-7 uzunluğunda ve doğum için renkli sahnelerle ve figürlerle dekore edilmiştir. Doğum sandalyeleri, ortada bir çukurda ve tuğladan yapılırdı. Bunlar sahibinin hiyeroglif kitabeleriyle ve anne, bebek, tanrıça sahneleriyle boyalı şekilde dekore edilmiştir.


Luxor’da bir doğum sahnesi

     Doğumdan öncesi ya da sonrası bazı durumlarda anne ve çocuk için tehlikeli bir durum arz edebilir. Eski Mısırlı ebeler bu durumda koruyucu tanrı ve tanrıçaları yardım etmeleri için kullanırlardı. Tanrı ve tanrıçalardan, Mısırlı ebeler ve kadınlar hamilelik zamanında yardım alırlardı. Hathor, Bes, Taweret, Meskhenet, Khnum, Thot ve Amun’un yardımıyla doğardı. Hathor koruyucu tanrıçaydı ve kadını doğum yaparken izlerdi. Sığır şeklinde resmedilmiştir. Bes, küçük tanrıçadır. Annenin ve çocuğun etrafındaki şeytani şeyleri öldürürdü. Taweret, hamile hipopotam tanrıçadır. Kadının hamileliği, doğumu ve çocuğun beslenmesi konusundaki şef tanrıçadır. İsis’in kullandığı gibi sihirli bir bıçak taşırdı. Meskhenet, insan başlı, doğum tuğlası şeklinde çizilmiştir. Hamile anneye destek ve güç verirdi. Khnum, yaratıcı tanrıdır. Doğumdan sonra bebeklere sağlık vermektedir. Tanrı Thoth, doğum boyunca yardım ederdi ve Tanrı Amun aşırı doğum sancılarına, kuzeyden serin rüzgarlar üfürerek yardımcı olurdu. Bu tanrı ve tanrıçaların heykel ve resimleri, odaya baştanbaşa yerleştirilmiş ve duvarları boyanmıştır. Diğer ebeler, doğum esnasında kutsal olarak yardım ederlerdi. Fildişinden ve hilal şeklinde bir asa ile yardım ederlerdi. Bu asa, tanrılar, yılanlar, aslanlar ve timsah resimleriyle dekore edilmiş ve doğuran kadının midesi üzerinde durur.


Kraliçe Ahmose hamile ve Heket ve Khnum onu doğum odasına götürüyor. Hatshepsut Tapınağı

     Ebers, Kahun, Berlin ve Carlsberg papirüslerinde eski Mısırlı kadınların ve ebelerin kullandığı ve uyguladığı; doğum, gebelik, gebelikten korunma gibi konular hakkında çok fazla yazı ve metotlar vardır.

Doğum Kontrolü (Hapı) için:

  1. Silphium bitkisi, bal ve natron kullanılırdı.
  2. Vajinaya akasya yaprağı konurdu.
  3. Akasya, keçiboynuzu ve dates bitkisi, balla birlikte karıştırılıp vajinaya yerleştirilirdi.

Doğurganlığı Güçlendirme:

  1. Bir kadın günlük olarak; yağ, dates, birayı sıcak suda karıştırır ve onun buharının içine girerdi.

Hamilelik Testleri:

  1. Kırmızı buğday ve arpa tohumları, kadının idrarıyla ıslatılır. Bunlar pantolona konulup kuma götürülür. Eğer onların hepsi büyürse çocuk olacaktır yani gebedir.  Eğer sadece arpa büyürse erkek, kırmızı buğday büyürse kız, ikisi de büyümezse gebelik yok demekti.
  2. Memelerindeki kan damarları kontrol edilirdi. Memelere, kollara ve omuzlara yağ sürülürdü. Sabahın erken saatlerinde kan damarlarına bakılır. Canlı ve iyi görünüyorsa, çocuk olacaktır. Eğer damarlar yeşil ve koyu duruyorsa çocuk yok demektir.

Rahim Kasılmaları:

  1. Bal, keçiboynuzu ve süt karıştırılır ve vajinaya yerleştirilir.

Doğuma ait Büyüler:

     Plasenta düştü ! Ben Horus doğması için yalvarıyorum. Eğer o en iyi duruma geldiyse, gelsin artık… Bak Hathor sağlık tılsımıyla onun elinde duruyor. Ben Horus onu koruyorum. Bes büyüsünü dörtten fazla tekrar et, doğum yapan kadının kaşları üzerine koy.

Eski Mısır’da Kadın

     Eski Mısır’da kadın, 12 yaş civarına geldiğinde evlenmek için beklerdi. Mısır kültürü Baba Soyu ve Koca (Eş) Soyu olarak ayrılırdı. Evlilik dünyevi bir aktiviteydi ve özel kurallarla düzenlenmişti. Evlilik sözleşmesi yerine erkek ve kadın ölüm ve boşanma olaylarında, evlilik zamanında mal mülk kontratı yapılırdı.

     Evde kadın günlük olaylardan ve durumların hepsinden sorumludur. Kadın gerek olduğunda erkek gibi kanunlar çerçevesinde yasal kararlar koyar, savaş ve mevsimsel işler için evden gidebilir. Evde de bir iş bölümü olurdu. Erkek sıcak güneşte fiziken çalışır, kadın gölgede veya içeride çalışırdı. Kadın evin bahçesine ve meyve ağaçlarına da bakardı. Kızlar için okul resmi değildi. Anneleri kızlara evde eğitim verirdi. Kadınlar profesyonel okullara giderdi. Heliopolis’teki sağlık okulu ve Sais’te kadın okuluna gidenler doktor olabiliyordu.


Dans eden ve çalgı çalan kadınlar

     Mısır’da kadın boş zamanlarında ev dışında da çalışırdı. Çoğu kadın tapınaklarda ve festivallerde  şarkıcılık ve dansçılık yapardı. Zenginlerin evlerinde hizmetçilik ya da dadılık yaparlardı. Bazen de cenaze törenlerinde profesyonel matem tutan kişi olurlardı. Kadınlar zaman ve kaynaklarına göre ev dışında da parfüm ya da keten satışı yaparlardı. Bu aktiviteler evin gelirini çoğaltırdı.  Kadınlar için profesyonel kategorideki işler; ebelik, dans direktörlüğü, şarkı ya da tiyatro topluluğu ve denetmenlikti. Kadın doktor olabilirdi ve genelde de kadınlar jinekolog olurlardı. Onların uzmanlıkları, sezaryen doğum ve kanserli göğüsleri ameliyat etmekti.

     Yasal olarak kadın ve erkek eşit haklara sahipti. Kadın boş zamanında alım satım işleri yapabilir, davalara bakabilir, girişlerini yapabilirdi. Kadın durumuna göre zamanla kariyer sahibi olabilirdi. Kadın kocası öldüğünde mirasın üçte birine sahipti. Kalanı da çocukları ve ölen adamın kardeşleri tarafından alınırdı.

     Kadın hukuk önünde de eşitti. Bir kadın yüz kızartıcı bir suç işlemiş ve suçu resmen kanıtlanmışsa avluda idam edilirdi. Fakat kadın hamile ise idam yapılmazdı. Çocuk doğana kadar idamı bekletilirdi. Sonra idam edilirdi.

Loading

Kontrol ediniz...

Antik Mısır’da Rekhmire Yönetmeliği – TarihPedia

REKHMIRE Yönetmeliği Vezirlik makamı, vezir Rekhmire üzerine düzenlenen Yönetmelik, Rekhmire’nin Thebes’deki mezarında bulunan Yeni Krallık’a …

Translate »
Menü
 TarihPedia